top of page

Çocuk psikodraması

Kamuran Üstüay

“Oyun, hayata hazırlıktır. Groos”

Sosyal bir varlık olan insan, tüm yaşamını bir grubun içinde geçirir. Bu yüzden en büyük ihtiyacı kendini bir gruba ait hissetmektir. İçinde bulunulan grup tarafından benimsenme ve gurubun bir parçası olarak kabul görme isteği bir yandan da farklı ve özgün bir birey olma arzusu çocukluk ve ergenlik döneminin en önemli olgusudur (Chazan 2001). Çocuk doğduğu andan itibaren sevgi ile sarılıp sarmalandığı ve kabul gördüğü bir aileye ihtiyaç duyar. Çocuk büyüdükçe aynı ihtiyacını sosyal çevreden karşılamak ister.

Psikodama grubuna katılan çocuk ya da ergen önce terapist tarafından daha sonra zamanla grup üyeleri tarafından eleştirilmeden ve anlama isteğiyle kabul edilir. Terapi grubunun güvenli ortamı, çocuk ya da ergene, bir yandan nasıl ilişki kuracağını öğrenme olanağı sunarken; bir yandan da ait olduğu grubun bir üyesi olarak, bu grubun yaşamı için önemli olduğunu, istendiğini ve sevildiğini hissedeceği bir deneyim sağlamaktadır. Kabul görme ile birlikte, ait olma duygusu ortaya çıkar. Güven sayesinde, “kendisi olmak” çocuk için hem mümkün hem de korunaklı hale gelir. Çocukların, grup içinde güçlü ve zayıf yanlarını ortaya koyabilmeleri, grup bağlılığının gelişmesine zemin hazırlar. Grup psikoterapisinde, grup olmak, bütünleşmiş bir grup haline gelmek terapinin özüdür (Reid, 1999 akt: Gökler & Danışman,2011 ).

Terapi grubu, çocuğun çeşitli ilişkilerinin yansıtıldığı bir mikroevrendir (Yalom 1985). Çocuk ya da ergen, gündelik yaşamda nasıl davranıyorsa, grup içinde de benzer biçimde davranmaktadır. Grup üyeleri için, kendi ilişki kurma biçimlerine diğerlerinin nasıl yanıt verdiğini gösteren bir ayna işlevi görebilmektedir. Aynı zamanda, başkalarıyla ilişki kurmanın yeni yollarının denenebileceği bir alan sağlar (Chazan 2001; akt: Gökler & Danışman,2011 ).

Çocuk ve ergenlerle çalışırken grup terapisinin kullanılmasının çeşitli üstünlükleri bulunmaktadır (Chazan 2001, Reid 1999 akt: Gökler & Danışman,2011 ).

1) Grup terapisi, potansiyel olarak bireysel terapiden daha fazla şey sunmaktadır. Grup, çocuk ya da ergene ait olma duygusu verir; zaman zaman ilgi gösteren ve kabul eden bir anne figürü gibi algılanır ve bireysel terapistin verebileceğinden daha fazla güvende olma duygusu yaşatır.

2) Çocuk ve ergen psikoterapistleri, genellikle disiplinlerarası çalışmalara değer vermektedirler. Grup psikoterapisi, lider ve yardımcı liderin bir arada çalışmasını öneren bir biçem sunarak, disiplinlerarası çalışmaya olanak sağlamaktadır.

3) Bazı çocuk ve ergenler, birebir görüşme koşulunu çok zorlayıcı bulmaktadır. Dikkatle yapılan bir değerlendirmeyle, grup çalışmasından daha fazla yarar sağlayacak çocuk ve ergenlerin belirlenebilmesi olasıdır. Bu çocuklar, grup içerisinde belli bir ilerleme gösterdikten sonra, bireysel terapiyi daha rahat kabul edebilir ve ondan daha fazla yararlanabilirler.

4) Benzer sorunlar yaşamakta olan yaşıtlarıyla bir arada olmak, dolayısıyla sorunların yalnızca kendilerine özgü olmadığını görmek, çocukların kendilerini açmasını kolaylaştırmaktadır.

5) Bazı annebabalar, çocuklarının etiketleneceği, dışlanacağı kaygısıyla, çocuklarının terapötik yardıma gereksinimi olduğu düşüncesini kabul etmekte zorlanmaktadırlar. Bu durumda grup terapisi annebabalar için daha az tehdit edici olabilmektedir.

6) Kendilik-farkındalığı, kendini ondan ayırt edebilecek başka bir nesnenin varlığını gerektirmektedir. Grup, çocuk ve ergene, kendini varedebileceği nesneler sağlamaktadır. Grup içinde olmak, çocuğun kendini tanımlamasına yardımcı olarak, bireyselleşebilmesini sağlar.

7) Grup yaşantısı, paylaşılan bir deneyim olduğundan, grup içerisinde çocuk ve ergenler, hem kendi davranışlarının diğerleri üzerindeki etkisini ve hem de diğerlerinin etkisine ne şekilde açık olduklarını fark etme olanağını bulurlar. Örneğin, grup içinde, arkadaşları tarafından itilip kakılan bir çocuğun, farkında olmayarak nasıl ve neden bu tür davranışları tetiklediğini görmesine yardımcı olunur.

8) Farklı kişilik özellikleri taşıyan yaşıtlarıyla bir arada olarak, onların zayıf ve güçlü yanlarına tanık olmak, çocukların kendi kişiliklerinin farklı boyutlarını ve baskılanmış özelliklerini yeniden keşfetmelerini ve sahip oldukları olumlu yanların değerini fark etmelerini sağlar. Diğer bir deyişle, grup tarafından kabul edilmek, çocukların incinebilir ya da zayıf yanlarının değerini fark etmelerini sağlar. Diğer bir deyişle, grup tarafından kabul edilmek, çocukların incinebilir ya da zayıf yanları kadar, güçlü yanlarını da görmelerine yardımcı olur. Dolayısıyla, grup yaşantısı yoluyla çocuk ve ergenlerin, kendilerini ifade etme kapasiteleri ve kendilik değerleri desteklenir.

9) Grup, çeşitli ilişkilerin araştırılmasını, keşfedilmesini kolaylaştırmakta ve farklı davranış modelleri ve değişik durumlara ilişkin farklı bakış açıları sağlamaktadır. Bu durum özellikle, yoksunluk yaşayan ve kendini ifade kapasitesi yetersiz olan çocuklar için yararlıdır.

10) Akranlarıyla, terapi grubunun korunaklı ortamında bulunmak, çocuk ve ergenler için düşünme, hissetme ve davranma açısından yeni yollar deneyebilecekleri bir laboratuar yaratmaktadır. Çocuklar, bu laboratuarda öğrendikleri, sınadıkları iletişim ve davranış biçimlerini, grup dışındaki ilişkilerine de uygulayabilmektedirler. Terapi, akranların varlığında sürdüğü için, olumlu gelişmelerin okul ortamına taşınması da hızlı olmaktadır.

Grup psikoterapisi, pek çok çocuk için, sağlıklı ve mutlu bir gelişime giden yolu açmaktadır. Çocuk psikodraması gruplarında çocukların okulda yaşadıkları problemler, aile içi ilişkiler, arkadaş edinememe ya da ilişkiyi sürdüreme sorunları, grup dışında kalma, öfke problemleri, kaygı, kendini ifade edememe gibi bir çok konuda çalışılabilir.

Çocuk psikodrama grubunda oynanan oyunlar sayesinde rol değiştirmeyi, kendini tanımayı, duygularının farkına varmayı, kendini ifade etmeyi, kendi yaşadığı sorunlara karşı içgörü geliştirmeyi, kendi dışına çıkıp başkalarını anlamayı, ve empati kurmayı deneyimler. Sorunlara yeni çözümler üreterek kendisini ve çevresini değiştirebilme gücü kazanır.

Çocuk psikodrama çalışması;

  • Kaygı ve korkuları ile baş etmesini sağlar.

  • Sosyelleşmesini sağlar.

  • Özgüveninin gelişmesine katkı sağlar.

  • Kuralları öğrenmesini sağlar.

  • Sözel becerileri gelişir.

  • Yaratıcılığının gelişmesini sağlar.

  • Akran ilişkilerini olumlu yönde destekler.

  • Benlik değerini fark etmesini sağlar.

  • Gerektiğinde hayır diyebilme becerisi kazanır.

  • Bedensel ve psikolojik sınırlarını fark etmeyi ve koruyabilmeyi sağlar.

  • Duygularını tanıma ve ifade etmeyi geliştirir.

  • Problem çözme yetisini geliştirir.

  • Öfke kontrolünü sağlar.

  • Aile içi ilişkilerin düzenlenmesine yardım eder.

  • Dürtüsel davranışları kontrol etme becerilerini geliştirirler.

  • Özgüven geliştirmesine yardım eder.

KAYNAKÇA

Chazan R (2001) Group as Therapist. Philadelphia: Jessica Kingsley Publishers, 43-49.

Gökler B & Danışman I (2011) Çocuk ve Ergenlerde Grup Psikoterapisi ve Psikodrama. Dr. Abdulkadir Özbek Psikodrama Enstitüsü Dergisi, İstanbul.

Reid S (1999) The group as a healing whole: Group psychotherapy with children and adolescents. In: Lanyado M (ed). Handbook of Child and Adolescent Psychotherapy. Plorence, KY: Routledge. 247-259.

Yalom ID (1985) The Theory and Practice of Group Psychotherapy, 3rd ed. New York: Basic Books.


En son paylaşılanlar
Arşiv
bottom of page